20. yüzyılın baslarında, varlığı görülebilen ancak el ile tutulamayan gaz biçimindeki malzemelere eski Yunanca bir kelime olan plazma adı verilmiştir. Plazma’nın anlamı “var olan” veya “oluşturulan”dır. 1928 yılında da Amerikalı fizikçi Langmuir, bir ark boşalmasının göz alıcı parlaklıktaki gaz sütununu plazma olarak nitelemiştir.

Kaynak tekniğinde ise, serbest yanan arka karsılık sınırlanmış ark, fiziksel olarak doğru olmasa bile plazma arkı olarak nitelendirilir, aslında plazma, bir ark içinden geçen yüksek sıcaklığa ve elektrik iletkenligine sahip gaz sütununun fiziksel tanımlamasıdır.
Zira, her madde gaz fazında bulunduğunda türüne, özeliğine ve doğasına bağlı olarak değişen bir sıcaklığa kadar ısıtılınca, moleküllerindeki hareketlenme nedeni ile atomlar dış kabuk elektronlarını yitirerek pozitif yüklü iyonlar haline dönüşürler. Sıcaklık yükseldikçe, iyonlaşma derecesi yani iyonlaşmış atomların toplam sayıya yüzde oranı artar, sıcaklık birkaç onbin derece gibi maddeye bağlı olarak değişen bir esik değerden sonra ortamda yalnız pozitif yüklü iyonlar ve negatif yüklü serbest elektronlardan oluşmuş bir karışım bulunur. Elektriksel açıdan nötr ve yüklü parçacıklardan oluşması nedeni ile iletken olan bu karışıma plazma adı verilir.

MAKALEYİ İNDİRMEK İÇİN …. Plazma Arkı ile Kaynak ve Endüstriyel Uygulamaları ERDİNÇ KALUÇ

PLAZMA ARKI İLE KAYNAK VE ENDÜSTRİYEL UYGULAMALARI